Ana Ardin, İsveçli genç bir kız. Güney Amerika'daki haksızlıklar hakkında yazıları falan var. Kendini sosyalist ve de hayvan hakları savunucusu olarak tanıtıyor. Julian'la partilere gitmeyi seviyor ve ondan hoşlanıyor.
(Kanıtı azzz sonra!..)
Şimdi, Julian'ın tecavüzüne uğradığını iddia ediyor...
Öyle mi değil mi?
Bu yılın 14 Ağustos akşamı, Ana Ardin ve Julian, İsveçte bir partiye katılıyorlar. Partiden sonra o gece 'birlikte oluyorlar'.
(Türkçe artık böyle deniyor malesef!)
Çok sonra Ana Ardin, o gece Julian'ın tecavüzüne uğradığını iddia ediyor. Gerisi malum.
Tutuklama emri, uluslararası arama kararı ve Julian'ın geçen gün Londra'da polise teslim olması.
Julian tutuklu.
Tecavüz iddiasının, Amerikan diplomatlarının kriptolarını yayımlayan WikiLeaks'i susturmak için bir tür uluslararası operasyon olduğunu söyleyen çok. İlk belgeler yayımlanır yayımlanmaz, başta ABD olmak üzere birçok ülkenin yoğun bir şekilde Julian'ı aradığı ve bulup yakalamak için böyle bir yola başvurdukları konusunda kuşkular var. "İsveç'in bu konudaki sert yasalarını işletip, tutuklama kararı çıkartmak nisbeten kolaydı" diyorlar. Julian tecavüz etti mi? Etmediğine dair ilk kanıtlar var. Ama buna rağmen kabahatli...
Şimdi şöyle...
Ana Ardin, bir çok kişi gibi Twitter'da twit'leyip duran kızlardan biri. Partiye gidecekleri gün birçok arkadaşına, Julian'la partiye katılacağını söylüyor ve arkadaşlarını da çağırıyor. Bununla da yetinmiyor.
"Tecavüze uğradığı" gece sabaha doğru, -Julian ondan ayrıldıktan sonra- ona şöyle twit'lemiş:
"Dışarıda oturuyorum. Saat (gece) 2 ve hiç üşümüyorum, dünyanın en cool en smart insanlarıyla beraberim. Tam anlamıyla harika."
Julian o sırada nerede?!..
İşte asıl soru galiba bu. Yukarıda da göreceğiniz gibi Ana Ardin mutlu/mesut. Romantik bir gece geçirmiş. Ama Julian kayıp. Nerede?!..
Ana Ardin, bu twit'i hesabından silmiş. Ama internette 'Cache' denen bir bellek var malumunuz -o unutmuyor. Yakın zamana kadar orada durmuş.
Şimdi WikiLeaks'i destekleyen meraklı vatandaşlar, bu twit'in o bellekten de silindiğini tesbit etmişler. Ana Ardin, daha garanti olsun diye herhalde, kendi blogunu bile silmiş...
Julian, İsveçe'e gelince, dokuz gün boyunca Ana Ardin'in evinde kalmış.
Şimdi buraya dikkat...
Bir de S. Willen diye bir kadın var biliyorsunuz...
(Julian aynı gece Ana Ardin'den sonra onunla da yatmış!..)
İki kadın birbirinden haberdar olunca, aldatıldıklarını anlamışlar ve -her kadın gibi- fena halde sinirlenmişler...
Ve ikisinin de aklına İsveç tecavüz yasası gelmiş -veya birileri onların aklına getirmiş!..
Vee Julian'ın canına okumuşlar!..
(Mıdır?!..)
Bu benim versiyonum. İki kadını buna "teşvik edenler" de bu versiyona dahil.
İşte böyle bir aldatılmış kadınlar olayı var ortada ve Julian'ın saçları beyaz olmasına rağmen kendisi, sütten çıkmış ak kaşık değil malesef.
Twit'lerin İnternet belleğinden silinebilmesinde, ancak gizli servislerin "yardımcı" olabileceği söyleniyor. Şimdi o twit, yani kanıt, güya yok!..
(İşte o "olmayan" twit'i yukarıda görüyorsunuz!)