Son bilgiler, Global Sistemin zayıflıklarını iyice ortaya çıkardı. Arap Baharı, Amerikan Sonbaharı (Occupy-Wall-Street Hareketi) ve belki Yunan Kışıyla desteklenecek isyan ruhu, anonim grupların daha sofistike gizli operasyonlarıyla önemli başarılar elde edebilir ve sistemi çökertebilir.
Sistemin asıl zayıf yanı, artık tamamen sanal bir hal almasıyla ilgilidir. Bankaların en merkezinde yeraldığı "Sistemin Merkez Firmaları" AĞ'ı, Lehman Brothers benzeri yeni çöküşlere nereye kadar dayanabilir? Yunanistan'ın durumu, bu konuda tayin edici önemde görünüyor. Bugünkü haberler, Yunan Hükümeti'nin borç krizi konusunda bir referanduma gideceği yönünde. Bunun anlamı, Yunan Halkı'nın -büyük bir ihtimalle- AB'nin dayatmasına karşı duracağı demektir. Hükümetin bu kararına ilk tepki borsalardan geldi, ikinci tepki Yunan Meclisinden geldi!
(Bazı Bakan ve Milletvekilleri aşırı stres nedeniyle hastaneye kaldırıldı!)
Şimdi asıl sorun, sitemin çökertilmesi değildir. Asıl sorun, sistemin (yani -ilk elden- 'Finans sistemi'nin) çökmesinin ardından hangi kurumların nasıl kurulup nasıl ve niçin işletileceği, yeni bir sistemin nasıl kurulacağı ve bütün bunlar yapılırken barışın nasıl korunacağıdır...
Asıl sorun bu, ve henüz ortada duruyor. (Kaosun lüzumu yok)
Bu temel sorunların çözümü konusunda sahici anlamda olumlu sinyaller gelmeye başlayınca, sistem, -eskilerin deyimiyle- "ilk oku gözüne" yiyebilir.
Ama yapıcı sinyaller gelmese de sistemin miyadı dolmuştur.
Dünyada eski Sağın en muhafazakar politikacılarının bile sorguladığı 'Kapitalizm'in, adını bile ağzına almayan Solumtrak "liberal" bir entelijansiyayla, yalakalık şampiyonu otosansürcü bir basınla, demode vasat politika eşrafıyla, tepkisiz/sessiz/biatkar bir halkla ve yasama-yürütme-yargı'yı tek kişinin tasarrufuna bırakmış vicdan özürlü faiz şampiyonu rantiyeci bir "Müslüman" Hükümetle, yaklaşmakta olan Tsunami dalgasının önünde durmak, Türkiye için pek kolay olmayabilir...
Şöyle olabilir:
"Günü yaşayan" itaatkar Türkler, Türkiye'ye ne olduğunu televizyondan seyrederler!