Modern zamanlarda önemli bir rasyonel bilgi birikimi sözkonusu olduğundan, onların boşluğunu yakalayıp yeni efsaneler (söylenceler) üretilemiyor!
Mesela son Euro krizi esnasında AB ülkelerinin kendi aralarındaki gisli servis savaşları, neredeyse Soğuk Savaş dönemi Doğu-Batı zıtlaşmalarını aratmayacak ölçülere kadar gidip gelmiş. Türkiye kendi içine kapanmış vaziyette pek birşey görmedi, duymadı ama...
Son ilginç bilgi, Rusların Kuzey Kutbu'nda, kendi askeri ve bilimsel eliti için hazırladığı bir yeraltı şehri hakkında.
Daha önce bu blogda, 2012 öncesinde yeraltında yaptırılan gizli şehirlerden bahsetmiştik. Bunlar "sığınak" adıyla inşa edilen, ama bir şehir konforuna sahip yerler (-o nedenle böyle adlandırıyoruz). Atom silahları saldırısı dahil, her türlü felakete karşı dayanıklı yapılar.
Rusların Kuzey Kutbu'nda inşa ettiği şehrin, özellikle Batı basınından gizlenmeye çalışıldığı anlaşılıyor. Şehrin içinin bir masal diyarı gibi tasarlandığından bahsediliyor, şehrin adını da 'Kutup ayısı'ndan aldığı bildiriliyor. Rusya'nın bir tür askeri güç göstergesi olarak algılanan kutup şehri, aynı zamanda büyük bir savaş veya afette dayanabilmek, hayatta kalmak ve Rusya kültürünü/tarihini sürdürmek fikriyle inşa edilmiş. Buranın aynı zamanda bir savaş üssü olabileceği hakkında spekülasyonlar olsa da, bunların hiçbir doğrulanmış değil. Şehrin şimdilik asıl varlık nedeni, bu bölgenin küresel ısınma sonucu önemli ölçüde erimesi sonucu yeraltı kaynaklarının aranması. Rusya'nın bu bölgede petrol dahil bir çok yeraltı kaynağı çıkarttığı veya çıkartmak üzere olduğu da bilinen bir gerçek. Bölgede görevli olan personel için düşünülmüş havası veren gizli şehrin, hangi yeraltı şehri modelinde olduğu, ABD ve Avrupa'daki yeraltı şehirleri modellerine benzeyip benzemediği bilinmiyor. Diğer benzerlerinden en önemli farkı, şehrin tamamının, devasa miktarda izolasyon malzemesi kullanılarak dış dünyadan izole edilmiş olması.
(Türkiye de artık güya zengin, ama böyle şeyler yapmak, planlamak falan hiç aklına gelmiyor. TOKİ bu işe ne der? Kıyamet de Türkiye'ye teğet geçer mi dersiniz?!..)
