Arap Baharı, halkların demokrasi mücadelesi, "olmaz" denilen şeyleri olduruyor.
El Fetih ve Hamas, Kahire'de buluşarak bir barış anlaşması imzaladılar. Dünya basını bu gelişmeyi, yeni bir Filistin Devleti kurmak girişiminin başlayabileceği şeklinde yorumlayarak destekliyor.
İyimserliği engelleyen tek durum, İsrail'in Hamas'ı bu denklemde görmek istemeyip girişimi reddetmesi. Ama durum, eskisinden daha iyimser olmayı kolaylaştırabilecek bir istikamette gelişiyor. Olayın İsrail boyutu, iyimser olmamız için birçok neden sunuyor. 2009 Haziranında Benjamin Netanyahu, Filistin devletinin kurulması gerektiğini savunan bir konuşma yapmış, mesela Alman Frankfurter Rundschau gazetesi, konuşmanın Nobellere eş olduğunu söyleyecek kadar övmüştü İsrail Başbakanını (16 Haziran 2009). Dün Fransız Le Monde gazetesinde, kurulacak bir Flistin devletini bütün dünyanın tanıması gerektiğini talebeden açık/net bir yazı yayımlandı (tıklayınız). Gazete, yüksek beklentilerin karşılanmaması halinde yeni bir İntifada'nın başlayabileceğini yazdı.
İngiliz The Times gazetesinin bugünkü yorumu daha ilginç. Gazete, Arap Baharı'nın Suriye ve Hamas gibi despotları zayıflattığını ve tam da şimdi iki devletli barışçı bir çözümün gündeme gelebileceğini, buna karşı çıklanların en zayıf dönemlerini yaşadıklarını söylüyor. Çek gazetesi Mlada Fronta Dnes, buraya benim eklemeyi düşündüğüm fikri bugün yazmış. O yüzden gazetenin anafikrini buraya almayı tercih ediyorum: Filistinliler, dünyanın daha angaje bir şekilde bağımsız Filistin devleti için diretmesini istiyorlarsa, Hamas gibi örgütleri desteklemekten vazgeçmeliler.