Fransız Parlamentosu, ülkenin yasalarına göre kabul edilmiş Ermeni Soykırımını inkar edenlerin bir yıl hapis ve kırkbeşbin Avroya kadar para cezasına çarptırılmasını öngören yasa önerisini sadece 40 oyla kabul etti. Karar Türkiye'de büyük ve duygusal bir tepkiyle karşılandı. Avrupa basınında olay hakkıda çok sayıda yorum yazısı çıktı. Sol eğilimli Süddeutsche Zeitung, hem Türkiye hem de Fransa'daki ölçüsüzlüğü eleştiriyor. "Birçok Türk, Avrupa Birliğine (AB) girmeye hazır, ama Tayyip Erdoğan'ın Hükümeti hazır değil" denilen yorumda, bunun gerekçesi şöyle anlatılıyor: "Erdoğan Hükümeti'nin Fransa'ya yönelttiği ölçüsüz tehditleri, AB'ye nasıl zararlı olduğunu hissettiriyor. AB'yi milliyetçiliğiyle rehin alırdı. Kendi tarihini bastıran (unutmaya çalışan) bir ülke patlayıcı maddedir. Türkiye'yi eleştirmek, Fransa'yı yeni kabul ettiği Soykırım Yasası nedeniyle övmek anlamına gelmiyor. (...) Fransa, Ermeni Soykırımını, 2001'de bir yasayla kabul etti. Bu iyi ve yeterli. Şimdi Soykırıma kuşkuyla yaklaşanları hapis cezasıyla tehdit etmek, bir ifrat/tecavüz (taşkınlık). Fransa, yasasını geri çekmeli -Türkiye de (Soykırımdaki) Türk sorumluluğunu kabul etmeli." (23.12.11)
Le Monde gazetesi, Ermeni oylarını kapmak için bir Muhafazakar oyunu olarak gördüğü kanunun kabulüyle, Ermenilerin durumlarının iyileşmesi gibi bir durumun sözkonusu olmadığı, ama Ankara ile kalıcı bir sorun doğduğuna dikkat çekiyor.
Gazete, yumuşak bir tonda, Ankara'nın kendi tarihini kabul etmemekle hata ettiğini ve siyasi/ekonomik cezai yaptırımlarla tehdidini "aşırı" bulduğunu söylüyor, Fransa'nın Türkiye ile güç yarıştırmasını ise "absürd" sözüyle eleştiriyor. Fransa'nın Suriye konusunda Türkiye birlikte çalışmaya hiç bu kadar ihtiyacı olmadığına dikkat çeken gazete, tam da böyle bir dönemde böyle bir yasanın kabulünün, sadece bir seçim taktiği olduğunu vurgulayıp eleştiriyor. (22.12.11)
Fransız ekonomi gazetesi Les Echos gazetesi, Fransa'yı Türkiye'nin içişlerine karıştığı gerekçesiyle eleştiriyor. "Türkiye, kendi geçmişiyle kendisi hesaplaşmalı. Bu uzun bir yol, ama onun yerine başkalarının yapacağı bir şey değil" diye yazan gazete, "Hiç bir demokrasi, kanun kuvvetiyle resmi tarihi belirleyemez" diyor ve devam ediyor: "Sadece, demokratik olmayan rejimler, tarihi kanun kuvvetiyle dikte ederler. Geçmişi kriminalize etmek, Pandoranın kutusunu açar; Vendée savaşlarını, Bartholomeus gecesini, Haçlı Seferşlerini, köle ticaretini." (22.12.11)
Muhafazakar Corriere della Sera gazetesi, Fransa'nın kabul ettiği kanunun ve arksından Türkiye'nin Fransayla ilişkilerini dondurmasının Türkiye'yi hiç de germediğini anlatan bir yazı yayımladı. Yazıda şöyle deniyor: "Türk ekonomisi çok sağlıklı, kıskandırıcı bir gayrı safi milli hasılaya sahip. Saldırgan dış politikası sonuç alıyor. Ülkede AB'ye girmek baskısı öyle azaldı ki, Ankara AB'ye giriş çabalarını belki uykuya da yatırabilir. Ayrıca Ankara, Sarkozy'nin bu kanunu beşyüz bin Ermeni oyu için yaptığını da biliyor."