Gezi Parkı'nda doğan Türk Devrimi'nin 7 aşaması

Bu spekülatif yazı, Türkiye'nin çehresini değiştirecek Devrim'in 31 Mayıs 2013 - 2015 Ortası arasında göstereceğini düşündüğüm tahminî 7 yükseliş dalgasını ve doğduğu zaman kalitesinin özelliklerine kısaca değinecek..
Devrimci etkinin, Mayıs ayının son haftasında başladığını ve 31 Mayıs'ta patlayıp, tarihe imzasını attığını biliyoruz. Bu tarihten sonraki ilk on günü Devrimi belirleyen ilk önemli yükseliş sayıyoruz.
İkinci yükseliş dalgasının Temmuz ayının sonuna doğru yaşanabileceğini sanıyorum, ama bu yeni yükseliş, 31 Mayıs ve sonrası yaşanan on günden daha farklı bir görünüm arzadebilir. Devrim sadece sokak ve slogan demek değildir. Bunların dışında ve sokakla birlikte çok daha büyük etki uyandırabilecek yöntemlere yönelebilir -ki, ben "İnsanları dönüştürmek" ve "Hadeflere ulaşmak" bakımından çok daha derinden bir etki uyandırabileceğini düşünüyorum...
Devrim'in ikinci aşaması, birinci aşamadan sadece daha güçlü ve daha sonuç alıcı olması bakımından değil, halkın ruhuna tam anlamıyla nüfuz edebilmesi ve başarıları açısından da önemli olabilir. Birinci aşamadan farklı olabileceğini düşündüğüm bu aşama, "Hayallerin Gerçekleşmesi" diye özetleyebileceğimiz yüce bir zaman kalitesinin etkisi altında yaşanacağından, dünya çapında önemli bir durumun doğrudan parçası olabilir. Malum, Gezi tekil bir devrim değil. Başta Brazilya olmak üzere Mısır'da da benzeri hareketler yaşanıyor ve Taksim/Türkiye, buralara örnek oluyor.
Suriye Savaşı'nı önleyen Türk Devrimi, başarıya ulaşıp bütün eski kurumların, anlayışların, siyasi düşüncelerin, dünyaya bakış tarzlarının sağlamasını yapadursun, bu harekete karşı durmanın kesinlikle mümkün olmadığı da yavaş yavaş anlaşılıyor. Devrim, Muhafazakarlığın 1980 darbesinden devralıp "muhafaza" ettiği tüm eski engelleri ve yeni inşa ettiği tekadamcı totaliter rejimi, son zerresine kadar teste tâbi tutacak ve demokrasiye/özgürlüğe ters herşeyi zaman içinde tamamen tasfiye edecektir. Devrimin ikinci aşaması, bu sallantıya/teste dayanamayan ve tamamen takaza/gereksiz olan yapıların düşmeye başlayacağı aşamayı gösteriyor olabilir. Kasımın ilk haftasında başlayabileceğini tahmin ettiğim üçüncü aşamayla birlikte 2013'deki bu üç dalganın, Türk Devrimi'ni, evrensel yeni bir Devrim örneği haline getirebileceğini düşünüyorum.
Türk Devrimi, dünyada 1960'larda başlayıp 1968'de zirvesine ulaşan 68 devrimiyle, cinsel devrimle (doğum kontrol hapının bulunması sonrası), ve Çin Kültür Devrimi ile (benzeri zaman kaliteleri etkisinde gerçekleşmeleri bakımından) akrabadırlar, ama 31 Mayıs, onların hepsinden ayrılan çok önemli pozitif/olumlu özelliklere sahip -ve bu özellikleriyle bundan sonra dünyaya örnek olacaktır.
31 Mayıs Türk Devriminin özgün özelliklerinin başında, şiddete kesinlikle karşı olması, muazzam bir hiciv/mizah dili kullanması, yüksek bir hümanizm sergilemesi, açık/samimi/dürüst olması ve kesinlikle önderliksiz/spontan olmasıdır. Bunlar ileride elbette çok tartışılacak, ama 2014'de yaşanacağını tahmin ettiğim üç dalgadan daha önemli saydığım bu ilk üç dalganın devrime asıl şeklini vereceğini düşünüyorum.
Türk Devrimi, Atatürkçülükten İslamcılığa kadar uzanan bir dizi eski fikir ve ideolojiden olumlu anlamda kopuş ve yepyeni bir yaratıcılığa yelken açışa işaret ediyor. Bu ruh atmosferinden doğacak muazzam yüksek kültürün, zengin sanatın ve yeni bir siyaset türünün dünyaya örnek olacak şekilde geliştirileceğini düşünüyorum. Türkler geçmişlerine/tarihlerine gerekli saygıyı gösterip onların üzerine yepyeni bir Türkiye kuracaklar ve şimdi bu sürecin başında bulunuyoruz.
Devrimin son dalgasının 2015'in ilk yarısında yaşanacağını ve ardından 2024'e kadar sürecek bir kurumsallaşma devrinin geleceğini sanıyorum. Tabii bunlar tahmin. Yaşayıp göreceğiz...