Yarasanın laneti...

Kazıklı Voyvoda Vlad Drakul'dan, kötülüğün ifadesi vampiri yaratan İskoçyalı yazar Bram Stoker, kont Drakula'sını yarasaya dönüştürüyor. Yarasaların tarih boyunca uğursuz sayılmaları boşuna değil. Yarasa, Corona tipi virüslerin yaşadığı ve çoğaldığı, ama yarasaya bir şey yapamayıp sadece bedenini deney babında kullandığı hayvan. Yarasaların çok güçlü bir bağışıklık sistemi var ve bunu, uçabilmesine borçlu olduğu sanılıyor. Yarasa uçarken öyle zorlanıyormuş ki, vücut ısısı 41 dereceye kadar çıkıyormuş. Bu direnç, virüslerin bedenine zarar vermesini önlemekle birlikte onlara ev sahipliği yapmaya devam ediyor.
Sıçanları ınsanlardan yumuşak patili kediler uzak tutuyor ve Veba denen lanetin insanlardan uzak kalmasını sağlıyor. Yarasaların da insanlardan uzak durması gerektiği geleneği ananesi düşüncesi fikriyatı paranın hükmettiği kapitalizm çağında çoktan unutulduğu veya insanın herşeye kadir bir varlık olduğu inancı eski dinlerin yerine ikame edildiği için, modern naylon insan, doğanın etini sütünü kılını tüyünü paraya çevirmek için akla gelen ve gelmeyen her türlü yöntemi deniyor. Eskiden ahlak denen, sonra adı "etik" diye değiştirilen evrensel kurallar vardı, bunlar, unutulmaya yatkın raflara çekmecelere tıkıştırıldı. Wuhan'daki hayvan pazarı da, evinde vahşi hayvan beslemek isteyen, ama vahşi hayvanların özgür yaşamlarına zerrece saygı duymayan modern insan türünün kibrini tatmin etmek için kurulmuş yerlerden biri.
Modern insan, vahşi hayatın yaşam alanını son yüz yıl boyunca -daha önce hayal dahi edilemeyecek ölçüde- iyice daralttı, sadece Çin'de değil, Brazilya'da, Afrika'da, Borneo'da, Polinezya'da ve Dünya'nın her köşesinde. 'Doğa ile uyumlu yaşamak' sesi sözü kırk yıldır moda. Ondan önce kömür isini proleteryanın süsü, çevreyle ilgilenmeyi de küçük burjuvazinin lüksü sayan bir zihniyet entelektüelizmin yeni kriterlerini belirliyordu. Doğaya uymak gerektiği çok konuşuluyor, piknikler yapılıyor, Peru'lara falan gidiliyor ama ne arabasından feragat eden ne de poşetinden vazgeçen oluyordu.
Modern insan, eski etik kodeksinin yerine aklını, aklının yerine de kibirli kâr dürtüsünü koydu. Aklın ve ruhun tükendiği yerde laneti, şıkır şıkır Dolar'a çevirmeye kalktı ve ona, onun nefesini soluyacak kadar yaklaştı, laneti kapıp bütün insanlığa yaydı. Şimdi insanlar, kapandıkları evlerinde, para ve kâra kurban ettikleri akıllarını fikirlerini ruhlarını yeniden bulmak için, eski zamanlardaki gibi bir tür zorunlu çile çekiyorlar. Evlerinden çıktıklarında, entel gevezeliği babında kuru laf zamanı, özü sözü bir olmayan polİtika esnaflığı çağı, para uğruna herşeyin mübah olduğu kâr devri, hükmen sona ermiş olacak. Geriye sadece, bu yeni gerçeğin bütün Dünyada peyderpey Kamu tarafından resmileştirilmesi kalacak.